Skip to main content

Uzay ve Bizim Dünyamız

İlginç bir zamanda yaşıyoruz bence. Bizim evimiz Dünya, ama bazı insanlar çoktan Dünya'nın ötesine geçtiler. 1969 yılında Neil Armstrong ve Edwin Aldrin'in Ay yüzeyine ayak basmalarıyla yeni bir çağ başladı. Böylece iki dünya arasında gerçek ve sağlam bir köprü kuruldu. Evet orada çok uzun süre kalmadılar ama zaten o yolculuk sadece bir ön keşif içindi. Dolayısıyla kalınan süre, elde edilen sonucu değiştirmiyor. Şimdi üzerinden çok zaman geçti. Üstelik aya 1972'den beri hiç gidilmedi. Ama büyük ihtimalle gelecete Ay'a gerçek bir uzay istasyonu kurulacak. Bunu sana söylüyorum Elon Musk :) Sadece 400 milyon kilometre uzakta olan Ay, uzaydaki tek doğal uydumuzdur. Fakat her an bizi bırakıp gidebilecek olan ve bir daha göremeyeceğimiz birkaç küçük astroidi saymıyorum. Bizim yanımızdan ayrılmayan Ay, genellikle bizler tarafından Güneş sisteminin bir parçası olduğunu aklımıza getirmiyoruz. Biliyorum kendi ışığı bile yok ve Dünya'yı tenis topu olarak düşünürsek Ay'ın ancak bir pinpon topu büyüklüğünde olacağını biliyoruz.

Dünya ve Dünya'nın Uydusu Ay

Aslında Dünya da kendi başına bir önem taşımıyor. Dünya normal boyutta bir gezegen. Samanyolu Galaksisi'ni bir çöl olarak düşünürsek Dünya sadece bir kum tanesi boyutunda bir gezegen. Ama O'nu özel yapan, bildiğimiz üzerinde yaşam olan tek gezegen olmasıdır. Yapılan araştırmalara göre eskiden Mars'ta da nehirler varmış. Bu gidişle Dünyamızın da Mars gibi bir gezegene dönüşeceğe benziyor. Çünkü bazı insanlar (çevreyi kirletenler) Dünyamızın eşsizliğinden haberdar değil. Neyse içinizi karartmayayım :)

Samanyolu Galaksisi